Öğrenciler ne okuyalım diye sorduklarında aklıma ilk gelen kitaplardan biri de budur. Sürükleyici bir roman olması nedeniyle önerdiğim bu kitap biraz da kitabın ortasından konuştuğu, psikoterapinin bütün yönlerini ortaya koyduğu için sanki hem keyifli hem eğitici gelir bana. Bir terapistin kendi süreci ve hastalarıyla yaşadığı ilişkiler, maheremiyet, sınır ihlalleri vesaire.

Irvin Yalom kitapları Türkçe'ye çevrilmiş ve varoluşçu terapide öne çıkan bir isimdir. Psikolojiye ilgi duyanlara, psikoterapide neler olduğunu merak edenlere öneriyorum.

Kitapla ilgili olarak Ekşi Sözlük'teki şu yorum hoşuma gitti: 

psikoterapi hikayelerinden romanlar yaratmasına alışkın olduğumuz, bir irvin yalom kitabı. anladığım kadarıyla, psikiyatristlerin de insan olduğunu, onların da içgüdülerini, hislerini, ihtiraslarını, egolarını kontrol etmekte ne kadar zorlandığını anlatmayı amaçlamış. 21. yüzyıl dunyasında, işin içinden çıkamayıp psikiyatristlerden medet uman insanlar için yazılmış. satır aralarında, insanın kendi kendine de yardım edebileceği ve eğer doktorların ellerinde bir sihirli değnek olsaydı önce kendileri kullanırlardı teması vurgulanıyor. işini iyi yapmakla iyi insan olmak arasındaki ayrımı gayet yoğun işliyor. maalesef ki, insanların kendilerini ve yanlışlarını anlamaları için büyük darbeler yemeleri gerekir bazen. bu kitapta da bu darbeler var. değişimlerin sancıları kitabın ağırlık merkezinde. kitaptaki tüm karakterler, doktorlar da dahil olmak üzere, özünde mutsuz, sorunlu. herkes her şeyden izole, bir o kadar içiçe.. göndermeler psikanaliz tarihinden hep, freud'a , fromm'a.. özetle, psikanalizle ilgilenen, kıyıdan köşeden yalom'u tanıyan herkes sevecektir.  #42149115  eylulayigelsin